Yapılan son araştırmalar, düşük IQ nün kalp
ve damar hastalıklarına sebep olduğunu ortaya çıkardı.
Kalp ve damar hastalıklarının nedenleri
arasında birinci sırada sigara, ikinci sırada ise düşük IQ
geliyor. Bu araştırma ile birlikte düşük IQ'nün, risk
faktörleri arasında, fazla kilo ve yüksek tansiyonundan bile daha tehlikeli
olduğu ortaya çıkmış oldu.
Düşük IQ ile Kalp-damar
hastalıkları ve buna bağlı olarak ölümlerin araştırıldığı bu
çalışma „European Journal of Cardiovascular Prevention and Rehabilitation" dergisinde
yayınladı.
Britischen Medical Research Council“ tarafından finanse edilen, 20 yıl
önce başlatılmış olan ve hala devam etmekte olan bir projeye kapsamında 1145
erkek ve kadının belirli aralıklarla kalp damar, tansiyon, kilo ve IQ leri
düzenli ölçülüyor ve çıkan sonuçlar düşük IQ ile kalp damar hastalıkları
arasındaki yoğunluğa dikkat çekiyor.
Bu arastirmadan
çıkan en önemli sonuç: Düşük
IQ = Kalp damar hastalıklarından erken ölüm. (1)
İki görüş:
- IQ'sü düşük olan insanların kaliteli yaşam bilincinin olumaması ve buna bağlı olarak sağlıklı yaşamın vazgeçilmezlerinden olan sağlıklı beslenme ve egzersiz gibi konulara ilgi duymaması, kalp damar hastalıklarına hatta genç yaşta ölüme davetiye çıkarıyor. Uzun yaşam için süper zeki olmaya gerek yok ama bilinçli bir yaşamı sürdürecek gerekli eğitimin ve disiplinin olması şart. Düşük IQ lüler sanırım bunu beceremiyorlar. (M.Saltürk)
- Almanya Bad Krozinge kentinden kardiolog Professor Helmut Gohlke'in araştırmasına göre, düşük gelir seviyesindekilerin ölüm riski, aynı yaşta ve yüksek gelir seviyesindekilere göre 2,5 kat daha fazla.
IQ Seviyesi nasıl belirlenir?
Tek tip IQ testine bağlı olarak yapılan
IQ ölçümleri zekâ konusunda yeterli derecede ayrıntılı bilgi
vermemektedir. Gerçek anlamda zekâ seviyesi ancak çok yönlü yapılan
IQ testlerinden elde edilen „g“ değeri ile
belirlenmektedir. „g“ değerinin yüksek çıkması,
beyni oluşturan „beyaz ve gri hücrelerin oranı
ile ilgili bir durumdur. IQ testlerinde yüksek „g“ değeri olan
kişilerin beyinlerindeki gri hücre hacminin
oldukca yüksek olduğu bilinen bir durum.
Gri hücreler, sinir hücrelerinin bağlantı
yerlerinde bulunmaktadır. Yapılan araştırmalar, zeki insanların beyninde daha
fazla sinir hücresi ve buna bağlı olarakta daha fazla gri hücre bulunduğunu
göstermektedir. (2).
Gri hücrelerin fazlalığı beyin
hacminin büyük olması anlamına gelmektedir ki, bundan da şöyle birşey
çıkmaktadır; Büyük beyin, yüksek zekâ ve yüksek IQ dır(Büyük
beyinli aptallar ve küçük beyinli zekiler hariç).
Zekâ kalıtsal mı ? : Evet, zakâ
bir yere kadar kalıtsaldır.
Ne kadar çok sinir hücresi
varsa, sinir hücrelerinin baglanti yerlerindeki Gri
hücre miktarı da o kadar fazladır
Yapılan kapsamlı IQ testlerinde
"g" değerinin yüksekliği veya düşüklüğü beyindeki Gri hücre miktarına
bağlı olduğunu gösteriyor Fazla gri hücre demek, yüksek
"g" değeri demek, yani bir yerde yüksek IQ demek...,
fakat "g" değeri herşey değil. Zekâ oluşumunda
genlerin yanı sıra aile ve çevrenin de etkili rol oynadığı biliniyor. Ayrı
ailelerde büyüyen ikizlerle yapılan IQ testlerinde ailelerin de zekânın
belirlenmesinde önemli rol oynadığını ortaya koymustur.
Zekâyı belirleyen birçok gen vardır,
bunlardan biride sinir hücrelerinin sayısını belirleyen 2. Kromozom
üzerindeki ASPM genidir.
Zekâyı şöyle düşünmek gerek:
Eğer zekâyı bir fotograf makinası gibi
düşünecek olursak, fotoğraf makinasındaki hafıza kartının büyüklüğü genlerimiz
ile belirleniyor. Yani beynimizin kapasitesi genlerle ilgili. Ama hafıza
kartının fotograf ile doldurulması aile, eğitim, arkadaş çevresi ile ilgili.
Genetik olarak dahi olabilecek bir
beyne sahip bir çocuk eğer iyi bir eğitim alacak ortamdan mahrumsa, büyük bir
ihtimalle tüm hayatını ortalama veya onun altında bir yeteneğe sahip olarak
geçirecektir.
Bir an için söyle düşünelim; Einstein
tesadüfen Afrikada ilkel bir kabilede doğmuş ve okuma yazma öğrenecek bir
okuldan mahrum olsaydı, Einstein hiçbir zaman Einstein olmayacaktı. Belkide
köyünün dışına çıkmadan, günleri avcılık ve toplayıcılık yaparak gecirecekti.
IQ oluşumunda, yaklaşık olarak %50
genetiksel, %25 ailesel, %25 sosyal çevre etkilidir (3).
ilk yayınlanma tarihi :30. Mai 2010 19:26
Mehmet Saltürk
++++++++++++++++++++++++
Dipl. Biologe Mehmet Saltürk
Institute for Genetics
University of Cologne
++++++++++++++++++++++++
Dipl. Biologe Mehmet Saltürk
Institute for Genetics
University of Cologne
++++++++++++++++++++++++
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder