Basel üniversitesi tarafından
yapılan bir araştırma, otizmin ilaçlı tedavisinin geriye
dönük mümkün
olabileceğini gösteriyor. En azından şimdilik bunun farelerde mümkün
olduğu görüldü.
Otizm hakkında ön bilgi
Otizm doğum öncesi embriyonal dönemde
başlayan ve ömür boyu devam eden bir rahatsızlıktır. Çevre ile iletişimde
zaaflar, algıda zorluk, empati eksikliği, hafıza ve zekada zayıflıklar,
basmakalıp davranışlar otizmin en karakteristik semptomları arasındadır.
Otizmin çok hafiften çok ağıra kadar
değişik şiddette formları bulunmaktadır ve bu formlar çeşidine göre hafif
öğrenme güçlüğünden aşırı bilişsel bozukluğa kadar değişik semptomlar olarak
kendini gösterir. Otizmin ağır formu çoğu zaman erken çocukluk döneminde
fark edilirken(syndromic form), Asperger
sendromu gibi hafif formları ya çok geç fark edilir, ya da ömür
boyu hiç fark edilmez (nonsyndromic form).
Otizm tedavisine başlayabilmek için
rahatsızlığın hangi sebepten kaynaklandığının bilinmesi gerekir.
Otizm, bazen tek bir gende meydana gelen
mutasyondan kaynaklanabileceği gibi, bazende bir çok gende meydana gelen
mutasyonların ortaklaşa oluşturduğu etki sonucunda ortaya çıkabilir. Eğer
otizm bir gende meydana gelen mutasyondan kaynaklanıyorsa monogenetik,
birden fazla gende meydana gelen mutasyondan kaynaklanıyorsa hetorogenetik otizmden
söz edilir. Bu bağlamda şimdiye kadar otizme sebep olan 300 değişik gende
çok sayıda mutasyon tespit edildi.
Tedavide yeni bir adım
Metot
Basel üniversitesi'nden Peter Scheiffele ve Kaspar
Vogt, laboratuvarda farelerin NLGN3 geninin
çalışmasını engellediler. Bu genetik müdehalenin ardından yapılan
patolojik çalışmalarda beyinde Glutamat reseptörlerinin sayısının
normalin üzerinde arttığı ve buna bağlı olarak sinapslardan bilgi akışının
bozulduğu belirlendi.
(Bu reseptörlerin sayısının normalin
üzerinde artması uzun vadede beyin gelişimini olumsuz yönde etkileyerek,
doğacak olan çocuğun ilerki yasamında öğrenme bozukluğu ve empati
eksikliği gibi otistik semptomların ortaya çıkmasına sebep oluyor.)
İlk defa otizmle ilişkisi olduğu tespit
edilen bu işlevsel bozukluk, Peter Scheiffele ve Kaspar
Vogt tarafından geliştirilen bir etken madde ile geriye dönük
olarak tedavi edildi. Şimdilik fareler üzerinde olumlu sonuç veren bu
etken maddenin, sinapslardan komşu sinir hücrelerine aktarılan bilgi akışını
düzene soktuğu, rahatsızlığı hem çocukluk, hemde yetişkinlik evresinde
geriye dönük düzeltdiği tesbit edildi.
Otizm, şimdilik tedavisi mümkün olmayan bir
rahatsızlık. Çeşitli ilaçlar ve pedagojik terapi ile bu rahatsızlığın
semptomları azaltılabiliyor, hastanın hayatı biraz olsun kolaylaştırılıyor. Şimdi
bu etken madde ile hastalığın tedavisinde yeni bir devir açılacak gibi
görünüyor....
Frajil X sendromu nedir?
Martin-Bell Sendromu (MBS) olarakta
bilinen bu sendrom, genetik zihinsel bozukluğun en
sık rastlanan
çeşitlerinden biridir.
Hastalığa X kromozomu üzerinde
bulunan FMR1 genindeki genetik bir mutasyon sebep olmaktadır.
Rahatsızlığın hafif öğrenme güçlüğünden, aşırı bilişsel bozukluklara kadar
değişen formları bulunmaktadır.
Frajil X sendromu, monogenetik bir
rahatsızlık olup, erkek çocuklarda büyük testis, büyük kulaklar, uzun yüz
yapısı gibi ağır fiziksel anomalilere sebep olur. Frajil X sendromuna
sebep olan FMR1 genindeki mutasyon, Glutamat-reseptörlerinin sayısını
düşürerek sinapslardan bilgi akısını engellemektedir. Frajil X sendromunun
toplumda görülme sıklığı; erkeklerde 1:1.200, kadınlarda 1:2500 dır ve Down
sendromundan sonra en sık rastlanan bilişsel rahatsızlıktır.
Geliştirilen bu ilacın Frajil X sendromu
uygulanıp uygulanmayacağı, uygulanırsa nasıl bir sonuç vereceği henüz
bilinmiyor.
NLGN3 geninin genetik haritası
Mehmet Saltürk
++++++++++++++++++++++++++
Dipl. Biologe Mehmet Saltuerk
Institute for Genetics
University of Cologne
++++++++++++++++++++++++++
Kaynak
Shared Synaptic
Pathophysiology in Syndromic and Nonsyndromic Rodent Models of Autism
Science 5 October 2012:
Vol. 338 no. 6103 pp. 128-132
DOI: 10.1126/science.1224159